Ekonomi
Tapu sahipleri ve altın yatırımcıları için yeni dönemi işaret etti! Her şey değişecek

Türkiye’nin altın piyasasında yaşanan gelişmeler, hem yatırımcıları hem de kuyumculuk sektörünü derinden etkiliyor. Son yıllarda uygulanan ithalat yasağı, artan işçilik maliyetleri ve yeni düzenlemeler, sektörde köklü değişimlere yol açtı.
Finans analisti İslam Memiş, 2030 yılına kadar altın sektöründe yaşanacak dönüşümleri detaylı bir şekilde açıkladı. İşte bu dönüşümlerin ana hatları ve gelecekte bizi bekleyen ekonomik gelişmeler.
ALTIN PİYASASINDA KÖKLÜ DEĞİŞİKLİKLER
Türkiye’deki altın piyasasında, özellikle 2025 itibariyle önemli düzenlemeler yapılmaya başlandı. İlk olarak, astar ve çekili altınların satışı yasaklanarak, sektördeki işlem hacmi sınırlandırıldı. Buna ek olarak, altın alım-satımı yapanlar için kambiyo vergisi getirildi. Bu yeniliklerle birlikte, altın ticaretinin geleceği de şekillenmeye başladı.
İslam Memiş, 2030 yılına kadar perakende kuyumculuğun büyük oranda küçüleceğini ve küçük dükkanların altın satışının yalnızca gram, çeyrek ve Cumhuriyet altını gibi birikim amaçlı ürünlerle sınırlı kalacağını belirtti. “Büyük kuyumcu vitrinleri ve lüks mağazalar yerini küçük sarraf dükkanlarına bırakacak” dedi.
İTHALAT YASAĞININ SETKÖRE ETKİSİ
İthalat yasağı, Türkiye’deki altın sektörünü doğrudan etkiledi. İki yıl önce uygulamaya konan kota sistemi, külçe altın ithalatını yasakladı ve bu durum işçilik maliyetlerini artırdı.
Memiş, 1 kilogram külçe altının işçilik maliyetinin zamanla 5.000 dolardan 900 dolara kadar gerilediğini ifade etti. Ancak yasağın ve artan işçilik bedellerinin, kaçakçılığı teşvik ettiğine dikkat çekti. Türkiye’deki atölyeler birer birer kapanarak, iş gücünü yurt dışına taşıdı.
ALTIN STANDARTLARI NETLEŞİYOR
Son yıllarda altın sektöründeki üretim ve satışa yönelik yeni düzenlemeler de devreye girdi. Geçtiğimiz yıl, 0,25 gram ve 0,50 gram altınların üretimi yasaklandı. Bu, vatandaşların geleneksel takı kültüründe kullandığı küçük altınların erişilemez hale gelmesine neden oldu. Üstelik, işçilik maliyetleri de yükseldiği için bu tür altınların üretimi sonlandırıldı.
2025’TE YENİ DÜZENLEMELER BAŞLIYOR
Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile 2025 yılının başında işçilik gerektirmeyen “Asar altın” ve “çekili altın”ların satışına yasak getirildi.
Ancak, vatandaşların ellerindeki çekili altınları bozdurması yasaklanmadı. Ayrıca, bankalarda altın alım-satımı yapan yatırımcılar için binde 2 oranında kambiyo vergisi uygulanacak. Bu vergi, 1 gram altın için yaklaşık 7 TL’lik bir ek maliyet anlamına geliyor.
2030’A KADAR ALTIN SEKTÖRÜNDE REDİKAL DEĞİŞİKLİKLER
– TGRT Haber’de yer alan haberdeki bilgilere göre, İslam Memiş, 2030’a kadar altın piyasasında yaşanacak büyük değişimlere dikkat çekerek, perakende kuyumculuğun yüzde 80 oranında kapanacağını öngördü.
Altın ticaretinin, büyük kuyumculardan küçük dükkanlara kayacağı, fiziki altın alım-satımının ise yalnızca kurumsal firmalar ve zincir marketler üzerinden yapılacağı belirtiliyor.
YENİ DÜNYA DÜZENİ VE İŞ GÜCÜ PİYASASI
Memiş, altın piyasasındaki bu değişikliklerin yanı sıra, küresel jeopolitik gerilimlerin ve bölgesel savaşların da ekonomik belirsizliklere yol açtığını vurguladı. Bununla birlikte, gelecekte iş gücü piyasasında büyük bir dönüşüm bekleniyor. Türkiye, iş gücü açığı yaşayan birçok ülkeden göç alacak ve bu durum, iş gücü dinamiklerini köklü şekilde değiştirecek.
FİZİKİ VARLIK SAHİPLERİ İÇİN UYARILAR
Memiş, gelecekte “fiziki varlık” sahibi olanların değer kazanacağını belirterek, tapu sahibi olanların son nesil olacağını ifade etti. Bu bağlamda, özellikle altına yatırım yapanların, 2030’a kadar mevcut varlıklarını korumaya çalışmaları gerektiğini vurguladı.
Türkiye’deki altın piyasasında yaşanan değişim, hem sektördeki oyuncular hem de yatırımcılar için büyük fırsatlar ve riskler doğuracak.
2030’a kadar yaşanacak dönüşüm sürecinde, altın ticaretinin kurumsallaşması ve perakende kuyumculuğun daralması bekleniyor. Yatırımcıların, bu döneme hazırlıklı olmaları, ekonomik ve finansal gelişmeleri doğru bir şekilde takip etmeleri büyük önem taşıyor.